ALEVİ CANLAR FORUMU

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
ALEVİ CANLAR FORUMU

ALEVİ CANLAR FORUMU-TASAVVUF ARAŞTIRMA ,PAYLAŞIM

Nisan 2024

PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930     

Takvim Takvim


    Kuran-ı Kerim » 2 / BAKARA - 83

    Admin
    Admin


    Mesaj Sayısı : 4744
    Kayıt tarihi : 23/02/09
    Yaş : 64
    Nerden : istanbul

    Alevi-Veysel Forumundaki Üyelerin Karekterleri
    üye karekteri: 1 kıdemli

    Kuran-ı Kerim » 2 / BAKARA - 83 Empty Kuran-ı Kerim » 2 / BAKARA - 83

    Mesaj tarafından Admin Salı Haz. 09 2009, 16:47

    وَإِذْ
    أَخَذْنَا مِيثَاقَ بَنِي إِسْرَائِيلَ لَا تَعْبُدُونَ إِلَّا اللَّهَ
    وَبِالْوَالِدَيْنِ إِحْسَانًا وَذِي الْقُرْبَىٰ وَالْيَتَامَىٰ
    وَالْمَسَاكِينِ وَقُولُوا لِلنَّاسِ حُسْنًا وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ
    وَآتُوا الزَّكَاةَ ثُمَّ تَوَلَّيْتُمْ إِلَّا قَلِيلًا مِنْكُمْ
    وَأَنْتُمْ مُعْرِضُونَ

    Ve
    iz ehaznâ mîsâka benî isrâîle lâ ta’budûne illâllâhe ve bil vâlideyni
    ihsânen ve zil kurbâvel yetâmâ vel mesâkîni ve kûlû lin nâsi husnen ve
    ekîmûs salâte ve âtûz zekât(zekâte), summe tevelleytum illâ kalîlen
    minkum ve entum mu’ridûn(mu’ridûne).
    1.ve iz ehaznâ: ve biz almıştık
    2.mîsâka: misak, yemin, kesin söz
    3.benî isrâîle: İsrailoğulları
    4.lâ ta'budûne: kul olmayın
    5.illâ allâhe: Allah'tan başka
    6.ve bi el vâlideyni: ve ana-babaya
    7.ihsânen: ihsanda bulunmak, iyi davranmak
    8.ve zî: ve sahip
    9.el kurbâ: yakınlar, akrabalar, hısımlar
    10.ve el yetâmâ: ve yetimler
    11.ve el mesâkîni: ve miskinler, çalışamaz durumdaki ihtiyarlar
    12.ve kûlû: ve söyleyin, deyin
    13.li en nâsi: insanlar için, insanlara
    14.husnen: güzel, iyi
    15.ve ekîmû es salâte: ve namazı ikame edin, gereği üzere kılın
    16.ve âtû ez zekâte: ve zekât verin
    17.summe: sonra
    18.tevelleytum: siz yüz çevirdiniz
    19.illâ: ancak, hariç, den başka
    20.kalîlen: az
    21.min-kum: sizden
    22.ve entum: ve siz
    23.mu'ridûne: yüz çevirenler
    Admin
    Admin


    Mesaj Sayısı : 4744
    Kayıt tarihi : 23/02/09
    Yaş : 64
    Nerden : istanbul

    Alevi-Veysel Forumundaki Üyelerin Karekterleri
    üye karekteri: 1 kıdemli

    Kuran-ı Kerim » 2 / BAKARA - 83 Empty Geri: Kuran-ı Kerim » 2 / BAKARA - 83

    Mesaj tarafından Admin Salı Haz. 09 2009, 16:48

    Diyanet İşleri:Hani,
    biz İsrailoğulları’ndan, “Allah’tan başkasına ibadet etmeyeceksiniz,
    anne babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz,
    herkese güzel sözler söyleyeceksiniz, namazı kılacaksınız, zekâtı
    vereceksiniz” diye söz almıştık. Sonra pek azınız hariç, yüz çevirerek
    sözünüzden döndünüz.
    Abdulbaki Gölpınarlı:Bir zaman
    İsrailoğullarından, Allah'tan başkasına tapmamak, anaya, babaya,
    akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik etmek üzere kesin söz almıştık.
    İnsanlara güzellikle söz söyleyin, iyi şeyler buyurun, namaz kılın,
    zekât verin demiştik. Sonra pek azınız müstesna, sözünüzden
    dönmüştünüz, hâlâ da dönmedesiniz zâten.
    Adem Uğur:Vaktiyle biz,
    İsrailoğullarından: Yalnızca Allah'a kulluk edeceksiniz, ana-babaya,
    yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz diye söz almış
    ve "İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin" diye de
    emretmiştik. Sonunda azınız müstesna, yüz çevirerek dönüp gittiniz.
    Ali Bulaç:Hani
    İsrailoğullarından, "Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, anneye-babaya,
    yakınlara, yetimlere ve yoksullara iyilikle davranın, insanlara güzel
    söz söyleyin, namazı dosdoğru kılın ve zekatı verin" diye misak
    almıştık. Sonra siz, pek azınız hariç, döndünüz ve (hâlâ) yüz
    çeviriyorsunuz.
    Ali Fikri Yavuz:Ve bir vakit,
    İsrail Oğullarının şöyle ahd ve misakını aldık: “- Allah’dan başkasına
    tapınmayacaksınız, ana-babaya, akrabaya, yetimlere ve yoksullara iyilik
    yapın, insanlara güzellikle söyleyin, namazı kılın, zekât verin.”
    Sonra, pek azınız müstesna, verdiğiniz bu sağlam sözden yüzçevirdiniz
    ve hâlâ da sözünüzden dönmekte devamlısınız.
    Bekir Sadak:Israilogullarindan,
    «Allah'tan baskasina kulluk etmeyin, anne babaya, yakinlara, yetimlere,
    duskunlere iyilik edin, insanlarla guzel guzel konusun, namazi kilin,
    zekati verin» diye soz almistik. Sonra siz pek aziniz mustesna,
    dondunuz. Sizler zaten doneksiniz.
    Celal Yıldırım:Hatırlayın ki,
    İsrail oğullarından, «Allah'tan başkasına tapmayın, ana-babaya,
    yakınlara, yetimlere, yoksullara iyilikte bulunun ; insanlara (hitap
    ederken, onlarla bir konu üzerinde fikir alışverişinde bulunurken) iyi
    söz söyleyin ; namazı vakitlerinde dosdoğru kılın, zekâtı verin» diye
    (bildirmiş ve bu hususta gereken) sözü almıştık. Sonra siz pek azınız
    müstesna olmak üzere yüzçevirdiniz. Sizler zaten dönek kimselersiniz!
    Diyanet İşleri (eski):İsrailoğullarından,
    'Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, anne babaya, yakınlara, yetimlere,
    düşkünlere iyilik edin, insanlarla güzel güzel konuşun, namazı kılın,
    zekatı verin' diye söz almıştık. Sonra siz pek azınız müstesna,
    döndünüz; hala da yüz çevirip duruyorsunuz.
    Diyanet Vakfi:Vaktiyle biz,
    İsrailoğullarından: Yalnızca Allah'a kulluk edeceksiniz, ana-babaya,
    yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz diye söz almış
    ve «İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin» diye de
    emretmiştik. Sonunda azınız müstesna, yüz çevirerek dönüp gittiniz.
    Edip Yüksel:İsrailoğullarından
    şöyle söz almıştık: ALLAH'tan başkasına tapmayacak, anaya babaya,
    yakınlara, yetimlere ve yoksullara iyilik edeceksiniz. İnsanlarla
    dostça konuşacaksınız. Namazı gözetecek, zekatı vereceksiniz. Fakat
    bundan sonra pek azınız hariç döndünüz.
    Elmalılı Hamdi Yazır:Ve bir vakit
    İsrail oğullarının şöyle misakını aldık: Allahdan başkasına
    tapmıyacaksınız; ebeveyne ihsan, yakınlığı olanlara da, öksüzlere de,
    biçarelere de; nasa güzellik söyleyin; namazı kılın; zekâtı verin;
    sonra pek azınız müstesna sözünüzden döndünüz, hâlâ da dönüyorsunuz
    Elmalılı (sadeleştirilmiş):Ve bir
    vakit İsrailoğullarından şöyle söz almıştık: «Allah'tan başkasına
    tapmayacaksınız, ana-babaya, yakınlığı olanlara, öksüzlere ve
    biçarelere de iyilik yapacaksınız. İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı
    kılın, zekatı verin.» Sonra pek azınız müstesna olmak üzere sözünüzden
    döndünüz, hala da dönüyorsunuz!
    Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2):Hani
    bir vakitler İsrailoğulları'ndan şöylece mîsak (kesin bir söz)
    almıştık: Allah'dan başkasına tapmayacaksınız, ana- babaya iyilik,
    yakınlığı olanlara, öksüzlere, çaresizlere de iyilik yapacaksınız,
    insanlara güzellikle söz söyleyecek, namazı kılacak, zekatı
    vereceksiniz. Sonra çok azınız müstesna olmak üzere sözünüzden
    döndünüz, hâlâ da dönüyorsunuz.
    Fizilal-il Kuran:Hani biz
    İsrailoğullarından 'Allah'dan başka bir şeye tapmayınız, ana- babaya,
    akrabalara yetimlere ve yoksullara iyilik ediniz, namazı kılınız,
    zekâtı veriniz» diye söz almıştık. Fakat sonra küçük bir azınlık
    dışında bu sözünüzden döndünüz. Hâlâ da bu dönekliği sürdürüyorsunuz.
    Gültekin Onan:Hani
    İsrailoğullarından "Tanrı'dan başkasına kulluk etmeyin, anaya babaya,
    yakınlara, yetimlere ve yoksullara iyilikle davranın (ihsanen),
    insanlara güzel söz söyleyin, namazı gözetin ve zekatı verin" diye
    misak almıştık Sonra siz pek azınız dışında döndünüz / yüz çevirdiniz
    (tevelleytüm) ve (hala) yüz çeviriyorsunuz.
    Hasan Basri Çantay:Hani İsrail
    oğullarından: «Allahdan başkasına ibâdet etmeyin, anaya, babaya,
    hısımlara, yetimlere, yoksullara iyilik yapın, insanlara güzellikle
    söyleyin, dosdoğru namaz kılın, zekât verin» diye (emretmiş),
    te'mînâtlı söz almışdık. Sonra (bu sağlam sözünüze karşı) içinizden
    birazınız hark olmak üzere arka döndünüz ve siz (de atalarınız gibi)
    haalâ yüz çevirmekde berdevamsınız.
    İbni Kesir:Hani,
    İsrailoğullarından; Allah'tan başkasına ibadet etmeyin; anaya, babaya,
    akrabalara, yetimlere, yoksullara iyilik yapın. İnsanlara güzellikle
    söyleyin, namaz kılın zekat verin diye söz almıştık. Sonra pek azınız
    müstesna yüz çevirdiniz. Ve siz hala yüz çevirenlerdensiniz.
    Muhammed Esed:Ve bir zaman, (ey)
    İsrailoğulları, (sizden) şu (konularda) kesin taahhüt almıştık:
    "Allah'tan başkasına kulluk etmeyeceksiniz; akraba ve ebeveyninize,
    yetimlere ve fakirlere iyilik yapacaksınız; bütün insanlarla güzellikle
    konuşacaksınız; namazlarınızda dikkatli ve devamlı olacaksınız ve
    karşılıksız yardımda bulunacaksınız." Ama, birkaçınız dışında bu
    sözünüzden döndünüz: zaten siz, inatçı, isyankar bir topluluksunuz!
    Ömer Nasuhi Bilmen:Ve Biz bir
    vakit İsrailoğullarının misakını almıştık ki, «Siz Allah'tan başkasına
    ibadet etmezsiniz, ananıza babanıza da (ihsanda bulunursunuz). Karabet
    sahibine, yetimlere, yoksullara da (ihsan edersiniz). Ve insanlara
    güzel söz söyleyin. Ve namazı doğruca kılın, zekâtı da verin.» Sonra
    siz, içinizden pek azınız müstesna olmak üzere yüz çevirdiniz ve siz
    hâlâ yüz çeviren kimselersiniz.
    Şaban Piriş:İsrailoğullarından:
    -Allah’tan başkasına kulluk etmeyin, anaya, babaya, yakın akrabaya,
    yetimlere, yoksullara iyilik edin, insanlara güzel söz söyleyin, namazı
    kılın, zekatı verin! diye söz almıştık. Sonra siz pek azınız dışında
    sözünüzden döndünüz ve hala da dönmeye devam ediyorsunuz.
    Suat Yıldırım:Bir vakit
    İsrailoğullarından söz alıp: "Allah’tan başkasına ibadet etmeyin!
    Anneye babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara güzel muamele edin,
    İnsanlara tatlı söz söyleyin, namazı hakkıyla eda edin, zekâtı verin!"
    demiştik. Sonra pek azınız hariç, sözünüzden döndünüz. Hâlâ da yüz
    çevirmektesiniz.
    Süleyman Ateş:Biz İsrâil
    oğullarından şöyle söz almıştık: "Allah'tan başkasına kulluk
    etmeyeceksiniz, anaya-babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara iyilik
    edeceksiniz. İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin!"
    Sonra siz, pek azınız hariç, döndünüz; hâlâ da yüz çevirip duruyorsunuz.
    Tefhim-ul Kuran:Hani
    İsrailoğullarından, «Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, anneye-babaya,
    yakınlara, yetimlere ve yoksullara iyilikle davranın, insanlara güzel
    söz söyleyin, namazı dosdoğru kılın ve zekâtı verin» diye kesin söz
    almıştık. Sonra siz, az bir bölümünüz dışında yüz çevirdiniz ve (hâlâ)
    çevirmektesiniz.
    Ümit Şimşek:Yine hatırlayın ki,
    Biz İsrailoğullarından 'Allah'tan başkasına kulluk etmeyin; anne ve
    babaya, akrabaya, yetimlere ve yoksullara iyilik yapın; insanlara güzel
    söz söyleyin; namazı dosdoğru kılın; zekâtı verin' diye söz almıştık.
    Sonra, pek azınız müstesna, sözünüzden döndünüz; hâlâ da yüz
    çeviriyorsunuz.
    Yaşar Nuri Öztürk:İsrailoğulları'ndan
    şöyle bir söz de almıştık: Allah'tan başkasına ibadet etmeyin,
    anne-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik ve güzellikle
    davranın. İnsanlara güzeli ve güzelliği söyleyin. Namazı kılın, zekâtı
    verin. Bütün bunlardan sonra siz, pek azınız müstesna, sırt çevirdiniz.
    Hâlâ da yüz çevirip duruyorsunuz.

      Forum Saati C.tesi Nis. 27 2024, 05:09